42.000 yıl öncesine ilişik bir boyama aleti, simgesel kültürün yalnız Homo sapiens’e özgü olmadığı fikrini destekliyor.

Sanat üretimi tarihsel olarak belirgin halde Homo sapiens’e ilişik bir davranış olarak görüldü; fakat minimum 42.000 senelik, pastel kalem benzeri bir aşıboyası parçasının yakın tarihindeki keşfi, Neandertal kuzenlerimizin de sembolizmle uğraştığına işaret eden kanıtlara yenisini ekliyor.
Araştırmacılar bu sonuca, Neandertallerin iskan etmiş olduğu malum Kırım ve Ukrayna ana karasındaki alanlarda bulunan 16 aşıboyası parçasını inceleyerek ulaştı. Mikroskobik ve kimyasal analizler kullanarak, parçaların bazılarının “öğütme, çizik atma/çentikleme, yonga çıkarma ve kazıma” şeklinde tekniklerle kasıtlı olarak biçimlendirildiğini tespit ettiler.
(İlgili: Mağaralardaki El İzleri Muhtemelen Neandertallerin Buluşuydu)
Peki bu aşıboyası parçalarının sanat içerikli amaçlarla, değil de ergonomik bir kullanım için değiştirilmediğini iyi mi biliyoruz? Ekip, bilhassa üç parçada “salt faydacı kullanımı aşan özellikler” bulunduğunu belirtiyor.
Bunların en coşku vereni, “ucunda belirgin bir sivriltme olan, tamamen pastel kalem benzeri bir araca dönüştürülmüş” ortalama 4,5 santimetre uzunluğunda ve 1,2 santimetre genişliğinde sarı aşıboyası parçası. Üstündeki izler, ucunun bazen tekrardan bileylendiğini ve “uygulanan tazyik altında bir yüzeyle temas” sonucu oluşan aşınma işaretlerini gösteriyor.

Hepsi, aşıboyası parçasının “bir yüzey üstüne çizgiler üretmek için kaleme benzer şekilde kullanılan bir işaretleme aracı olarak işlev görmüş olabileceğini” düşündürüyor.
“Biçimlendirme, bakım ve aşınma izlerinin birleşimi, onun fotoğraf yapma ya da işaretleme için özenle korunmuş ve süreklilikle kullanılmış bir alet bulunduğunu vurguluyor.”
“Bu, birden fazla kez özenle saklanmış ve tekrardan şekillendirilmiş bir aletti; bu da onu oldukça hususi kılıyor” diyor emek harcama yazarı Francesco d’Errico. d’Errico ve meslektaşları, bu aletin hususi olarak deri, elbise, çanta ya da taş üstüne işaret koymak için kullanılmış olabileceğini öne sürüyor.
Simgesel kullanıma işaret eden öteki iki buluntu içinde, araştırmacıların bir zamanlar gene pastel kalem biçiminde daha büyük bir eserin parçası olduğuna inanılmış olduğu kırmızı aşıboyası ile, kasıtlı olarak açılmış olduğu anlaşılan oluklar ve düzeltilip parlatılmış olma izleri taşıyan düz turuncu bir aşıboyası parçası içeriyor.

Ekip, “mineralli renklendiricilerin oldukça işlevliliği göz önüne alındığında yorum yaparken elbet davranışlarında ölçülü olmak gerekir” diye not düşse de, “aletlerin kasıtlı biçimlendirilmesi ve tekrardan kullanımı, oyma motifler ve özenle muhafaza edildiğine dair kanıtların beraber, en azından bazı aşıboyası malzemelerinin simgesel etkinliklerde yer aldığını desteklediğini” korumak için çaba sarfediyor.
“Bu nesneler ve onların ürettiği izler, muhtemelen iletişimde, kimliğin ifade edilmesinde ve kuşaklararası data aktarımında rol oynuyordu. Aşıboyası parçalarının ‘özenle korunmuş’ niteliği, onların planlanarak saklandığını, taşındığını ve tekrardan kullanıldığını—şu demek oluyor ki hem planlamayı hem de kültürel yatırımı yansıtan davranışları—destekliyor” diye ekliyorlar.
Neandertallerin akıllı olmadığı ve kültürden yoksun bulunmuş olduğu yönündeki modası geçmiş klişelerden uzak, bu bulgular türün simgesel ifadeye muktedir bulunduğunu bir kez daha güçlendiriyor. Üstelik bu tek kanıt da değil; dünyanın malum en eski mağara kazımalarının Neandertal kökenli olduğu ve ikonik tarihöncesi el şablonlarının da aynı şekilde onlara atfedildiği düşünülüyor.
IFL Science. 30 Ekim 2025.
Yazı: Francesco d’Errico et al. (2025). Evidence for symbolic use of ochre by Micoquian Neanderthals in Crimea. Sci. Adv. 11.





